Uygulamamızı ziyaret ederek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Türk milletinin bağımsızlık mücadelesinde bir dönüm noktası olan Erzurum Kongresi, 23 Temmuz 1919’da çalışmalarına başladı.
Birinci Dünya Savaşı’nın ardından imzalanan Mondros Ateşkes Antlaşması, İtilaf Devletleri’ne Anadolu’nun birçok stratejik noktasını işgal etme hakkı tanımıştı. Bu gelişmeler, özellikle Doğu Anadolu’da Ermeni devleti kurma girişimleriyle birleşince, bölge halkı harekete geçti.
Bu tehditlere karşı Şarkî Anadolu Müdâfaa-i Hukuk Cemiyeti öncülüğünde Erzurum’da bir kongre toplanması kararlaştırıldı. İlk etapta bölgesel sorunları ele almak amacıyla planlanan kongre, Mustafa Kemal Paşa’nın Erzurum’a gelişiyle çok daha geniş bir anlam kazandı.
Mustafa Kemal Paşa, 3 Temmuz 1919’da Erzurum’a ulaştı. Ancak İstanbul Hükümeti’nin baskıları sonucunda, 8-9 Temmuz gecesi hem askerlik görevinden hem de resmi yetkilerinden istifa ederek mücadelesine sivil bir vatandaş olarak devam etme kararı aldı. Bu karar, onun mücadelesinin yalnızca devlet görevi değil, doğrudan milletin iradesi adına verileceğini gösteren tarihi bir adım oldu.
Kongre hazırlıkları sürerken, delegeler 23 Temmuz 1919’da oy birliğiyle Mustafa Kemal Paşa’yı kongre başkanı seçti. Kazım Karabekir Paşa’nın da desteğiyle gerçekleşen bu seçim, Milli Mücadele’nin artık meşru, sivil ve halk iradesine dayalı bir zeminde ilerleyeceğinin güçlü bir işaretiydi.
Kongre 14 gün sürdü ve 7 Ağustos 1919’da sona erdi. Bu süreçte alınan kararlar, Kurtuluş Savaşı’nın temel ilkelerini oluşturdu. En önemli kararlardan biri, “Milli sınırlar içinde vatan bir bütündür, parçalanamaz” ifadesiyle ortaya konuldu. Bu ilke, ulusal birliğin ve toprak bütünlüğünün kırmızı çizgi olduğunu ilan etti.
Kongrede ayrıca, ülkenin herhangi bir yabancı devletin mandasına ya da himayesine girmesinin kesin şekilde reddedildiği “Manda ve himaye kabul olunamaz” kararı oy birliğiyle alındı. Bu karar, tam bağımsızlık ilkesinin vazgeçilmez olduğunu net biçimde ortaya koydu.
Kongrede, İstanbul Hükümeti’nin ülkeyi koruyamadığı durumlarda geçici bir hükümet kurulacağı yönünde karar alındı. Bu doğrultuda, başkanlığına Mustafa Kemal Paşa’nın getirildiği 9 kişilik Temsil Heyeti oluşturuldu. Temsil Heyeti, Ankara yolunda Milli Mücadele’nin ilk yürütme organı olarak görev aldı.
Haber Merkezi: Melisa Altuntaş