Adana’nın Kozan ilçesinde, sarp kayalara inşa edilmiş etkileyici mimarisiyle Sümela Manastırı’nı andıran Sin Manastırı, yılların yorgunluğuna rağmen ayakta kalmayı başarıyor. Göksu Irmağı’nın doğu yakasında, dağ yamacına oyulmuş beş katlı yapısıyla dikkat çeken manastır, hem tarihî değeri hem de doğal güzelliğiyle bölge turizmine kazandırılmayı bekliyor.
10. YÜZYILDAN KALDIĞI DÜŞÜNÜLÜYOR
Velicanlı Mahallesi sınırlarında yer alan Sin Manastırı, Seyhan Nehri’nin ana kollarından Göksu Irmağı’nın kenarında yükseliyor. 2018 yılında yapılan incelemelerde, yapının üzerinde herhangi bir kitabe bulunmadığı; ancak işçilik özelliklerine bakıldığında 10. veya 11. yüzyıllarda inşa edilmiş olabileceği tespit edildi.
“KARADENİZ’İN SÜMELA’SINDAN EKSİĞİ YOK”
Velicanlı Mahallesi Muhtarı Hatice Akkaya, manastırın “Sin Ağzı” olarak da bilindiğini belirterek yetkililere çağrıda bulundu. Akkaya, “Yolu çok tehlikeli olduğu için bakanlığın buraya el atmasını istiyoruz. Kozan Belediye Başkanımız da destek olursa, burası Sümela gibi ziyaretçi ağırlayabilir. Karadeniz’in Sümela’sından eksiği yok. Altında baraj var, manzara çok güzel. Restore edilirse, turizmin gözdesi olur.” dedi.
Bölge sakini Ali Yıldırım da manastırın korunması gerektiğini vurgulayarak, “Ben 50 yıldır burada yaşıyorum. Gelen giden çok ama zarar veriyorlar. Taşlarını sökmeye, duvarlarını tahrip etmeye çalışıyorlar. Buranın yolu yapılmalı ve turizme kazandırılmalı.” dedi.
Kaynak: İHA
