Avrupa’da güneş enerjisi satın alma anlaşması (PPA) fiyatları, 2025 yılının üçüncü çeyreğinde ortalama 34,25 €/MWh seviyesine gerileyerek bir önceki çeyreğe göre %3, 2024’ün aynı dönemine göre ise %19,4 oranında geriledi. LevelTen Energy’nin yayımladığı güncel rapor, güneş PPA piyasasında dikkat çekici bir dönüşüme işaret ediyor.
YATIRIMCILAR BESS İÇEREN HİBRİT PROJELERE GEÇİYOR
Rapora göre güneş projelerinin tek başına taşıdığı değer azalırken, yatırımcıların odağı giderek güneş + batarya enerji depolama (BESS) içeren hibrit projelere geçiyor. LevelTen İnovasyon Direktörü Andrés Acosta, önceki çeyreklerde de benzer bir eğilim gözlendiğini hatırlatarak, yatırımcıların depolama bileşenlerine stratejik önem verdiğinin altını çizdi.
Avrupa genelinde hem güneş hem rüzgâr üretimini depolama kapasitesiyle birleştiren hibrit PPA anlaşmalarında belirgin bir artış yaşanıyor. Bu durum, piyasanın enerji üretim profilinden çok esneklik ve arz güvenliği odaklı yatırımları tercih ettiğini gösteriyor.
FİYATLAR ÜLKEDEN ÜLKEYE BÜYÜK DEĞİŞİKLİK GÖSTERİYOR
Güneş PPA fiyatları Avrupa genelinde keskin farklılıklar sergiliyor. Üçüncü çeyrekte:
-
İrlanda: 120,00 €/MWh
-
Portekiz: 33,46 €/MWh
Portekiz’in fiyatı önceki çeyreğe göre %6,1 düşerek 2,16 €/MWh geriledi ve Avrupa’nın en ucuz güneş PPA’sına sahip olan İspanya’yı geride bıraktı.
Son bir yıl içinde:
-
İspanya’da güneş PPA fiyatları %14,1,
-
Portekiz’de ise %16,3 oranında azaldı.
Bu düşüş, her iki ülkedeki şebeke kesintileri ve belirsizlikleri gözler önüne seriyor.
VERİ MERKEZLERİ BAZI ÜLKELERDE FİYATLARI YÜKSELTİYOR
Bu rapor, Avrupa’nın bazı bölgelerinde düşüş trendine rağmen İrlanda ve Finlandiya gibi ülkelerde fiyatların yükseldiğini ortaya koyuyor. Bunun temel nedeni, bu ülkelerin son dönemde büyük ölçekli veri merkezi yatırımları çekmesi ve buna bağlı olarak enerji talebinin artması.
AVRUPA’DA DÜŞÜŞ, KUZEY AMERİKA İLE ÇELİŞİYOR
Avrupa’da fiyatlar gerilerken, Kuzey Amerika’da tam tersi bir tablo yaşanıyor. ABD’de güneş PPA fiyatları üçüncü çeyrekte %4 artış gösterdi. LevelTen, bu artışın arkasında politik belirsizlikler ve “policy headwinds” olarak adlandırılan düzenleyici rüzgarların olduğunu vurguluyor. Raporda, güven veren politika çerçevelerinin piyasa stabilitesi açısından kritik olduğunu altını çiziyor.
Haber Merkezi