Uygulamamızı ziyaret ederek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Türkiye’nin modernleşme sürecinde yaşadığı en büyük sorunlardan birinin, dünyadaki değişimleri yeterince hızlı takip edememek olduğunu belirtti. 19. yüzyıldan itibaren yapılması gerekenler konusunda fikir birliğine varıldığını ancak uygulamada tereddüt ve gecikmelerin ülkeyi geriye düşürdüğünü ifade etti.
Dünyanın çok hızlı değiştiğini vurgulayan Tekin, bu değişim sürecinde zaman kaybetmenin artık telafisi olmayan sonuçlara yol açtığını söyledi. Eski alışkanlıklara bağlı kalarak eğitimde ilerleme sağlanamayacağını belirten Bakan, çağdaş eğitim anlayışına ayak uydurmanın zorunluluğuna dikkat çekti.
Bakan Tekin, hâlâ geçmişin bilgi yükleme temelli eğitim anlayışıyla hareket etmenin gençleri çağa hazırlayamayacağını söyledi. “Sizi sadece ders kitaplarına bilgi yığarak eğitirsek, mezun olduğunuzda ‘Bundan bana ne fayda geldi?’ sorusunun cevabını veremezsiniz,” diyerek müfredatın yeniden ele alınmasının gerekliliğini vurguladı.
Tekin, eğitim sistemine yönelik köklü bir felsefe değişikliği gerçekleştirdiklerini ve bunun Türkiye’nin hem ulusal hem de uluslararası raporlarla desteklenen bir ihtiyaç olduğunu söyledi. Radikal dönüşüm sürecinin, gençleri daha iyi hazırlamak ve çağın gereklerine uygun bir eğitim ortamı oluşturmak adına kaçınılmaz olduğunu dile getirdi.
Müfredatın zaman içinde tekrar tekrar güncellenmesinin eleştirilmesine de değinen Tekin, “Dünya değiştikçe biz de değişmek zorundayız” dedi. Örneğin disketin hâlâ eğitim materyallerinde veri aracı olarak yer almasının ne kadar anlamsız olduğunu belirterek, müfredatın sürekli güncel tutulmasının bir zorunluluk olduğunu savundu.
Bakanlık olarak müfredat geliştirme sürecinde yalnızca merkezden değil, öğretmenler, uzmanlar ve öğrencilerle sürekli istişare içinde olduklarını belirten Tekin, bu süreci daha da güçlendirmek için öğrenci çalıştaylarının önemine işaret etti.
Tekin, eğitim sisteminin sadece akademik değil, karakter gelişimini de destekleyecek şekilde yeniden yapılandırıldığını aktardı. Öğrencilerin hem bireysel hem de toplumsal sorumluluklarla donatılması hedefleniyor.
“Amacımız, sizi dünyayla rekabet edebilecek güçlü bireyler olarak yetiştirmek” diyen Tekin, Türkiye Yüzyılı’nın Türk gençliğinin öncülüğünde inşa edileceğini vurguladı. Bu hedef doğrultusunda, eğitimi güncellemek ve geliştirmek için çaba göstermeye devam edeceklerini söyledi.
Konuşmasının ardından Bakan Tekin, 23 öğrenciden oluşan danışma kurulu üyeleriyle bir araya gelerek fikir alışverişinde bulundu. Türkiye’nin 81 ilinden gelen toplam 129 öğrencinin katılımıyla düzenlenen çalıştayda, 16 ayrı grup moderatörler ve raportörler eşliğinde Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli üzerinde değerlendirmelerde bulundu.
Gaziantep’ten Yusuf İslam Kırmazıoğlan, fikirlerine değer verilmesini önemli bulduğunu belirtti. Konya’dan Gülnihal Dağtaş ise öğrencilere söz hakkı tanınmasının kendisi için çok anlamlı olduğunu söyledi. Her iki öğrenci de çalıştayın verimli geçtiğini ifade etti.
Kaynak: MEB