Uygulamamızı ziyaret ederek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı görevinden uzaklaştırılan Ekrem İmamoğlu’nun, bazı soruşturmalarda görev alan bir bilirkişiyi hedef gösterdiği ve yargı görevini etkilemeye çalıştığı iddiasıyla yargılandığı dava 26 Eylül’e ertelendi. Mahkeme, İmamoğlu’nun duruşmaya katılmaması nedeniyle bir sonraki celsede hazır edilmesi için cezaevine yazı yazılmasına hükmetti.
İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde Silivri’de görülen duruşmaya ne Ekrem İmamoğlu ne de avukatları katıldı. Avukatlar, bir gün önce akşam saatlerinde yayımladıkları açıklamada, duruşmanın hukuka aykırı şekilde Silivri’ye alındığını belirterek katılmayacaklarını bildirdi.
Cumhuriyet savcısı, İmamoğlu’nun başka bir suçtan Silivri’de tutuklu olduğunu hatırlatarak, Çağlayan’daki duruşma salonunun fiziki yetersizliği ve güvenlik gerekçesiyle davanın Silivri’de görülmesini talep etti. Bu talep doğrultusunda mahkeme duruşmanın yerinin Silivri olarak kalmasına karar verdi.
Mahkeme, duruşmanın 26 Eylül’de yeniden Silivri’de yapılmasına ve İmamoğlu’nun duruşmaya fiziken katılması için cezaevine müzekkere yazılmasına hükmetti.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Ekrem İmamoğlu’nun 27 Ocak’ta yaptığı bir açıklamayla, bilirkişi ve yargı organlarının bağımsız ve tarafsız olmadığını ima ederek kamuoyunu yönlendirmeye çalıştığı belirtildi. Bu açıklamayla kamuoyu baskısı oluşturularak devam eden soruşturmaların ve yargılamaların etki altına alınmaya çalışıldığı ifade edildi.
İddianamede müşteki sıfatıyla yer alan bilirkişinin ifadesine de yer verildi. Bilirkişi, İmamoğlu’nun açıklamaları sonrası adının basın ve sosyal medyada yayıldığını, karalama kampanyasına maruz kaldığını, bugüne kadar tarafsız bilirkişilik yaptığını ve şikayetinin sürdüğünü beyan etti.
İddianamede, İmamoğlu’nun “yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs” suçundan 2 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılması istendi. Ayrıca Türk Ceza Kanunu’nun 53. maddesi gereği, kamu görevlerinden yasaklanması da talep edildi.
Kaynak: İHA