Uygulamamızı ziyaret ederek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
Saygıdeğer devlet ve hükümet başkanları, kıymetli bakanlar, uluslararası kuruluşların değerli temsilcileri, sevgili gençler, kıymetli misafirler sizleri en kalbi duygularımla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum. Siz değerli katılımcıların şahsında dünyanın dört bir yanındaki tüm dostlarımızı, tüm kardeş halkları saygıyla selamlıyorum. Yine buradan savaşların, çatışmaların, ölümlerin acısını yüreklerinde taşıyan tüm mazlumları, ülkem ve milletim adına selamlıyor, kendilerine dayanışma mesajlarımızı gönderiyorum.
Turizm başkentimiz Antalya’ya, Akdeniz’in inci şehrine, kültür ve tabiatımızın ışıl ışıl parladığı bu güzel ilimize hepiniz hoş geldiniz, sefalar getirdiniz. Bu sene dördüncüsü düzenlenen Antalya Diplomasi Forumu vesilesiyle sizlerle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Dünyanın dört bir yanından forumumuza teşrif eden her bir misafirimize teşekkür ediyor, üç gün sürecek bu kıymetli programın tüm dünya için, tüm insanlık için, özellikle coğrafyamızdaki mazlum ve mağdurlar için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Diplomasinin nabzının attığı global bir markaya dönüşen Forumun dördüncüsünü yine başarıyla tertip eden bakanlığımızı, Dışişleri Bakanımız Sayın Hakan Fidan ve mesai arkadaşlarını, organizasyona destek veren tüm kuruluşlarımızı canı gönülden tebrik ediyorum. Bakanlığı döneminde forumun hayata geçirilmesine öncülük eden Antalya Milletvekilimiz Sayın Mevlüt Çavuşoğlu’na da ayrıca tebriklerimi iletiyorum.
İsrail hükümeti, Filistin halkını topraklarından söküp atmaya, Filistinlilere ikinci bir Nekbe felaketi yaşatmaya çalışmaktadır. İşlediği her suç hukuk önünde cevapsız kalan İsrail, her seferinde biraz daha pervasızlaşmakta, daha kanlı, daha vicdansız saldırılara girişmektedir. Dahası İsrail, işgal karşısında meşru direniş haklarını kullanan Gazzeli ve Filistinli kardeşlerimize terörist diyerek işlediği katliamları meşrulaştırma peşindedir. Şunu bugün bir kez daha açık açık söylüyorum: Filistin halkının işgal karşısındaki kahramanca mücadelesini kimse terörizm yaftası vurarak karalayamaz. Filistinli kardeşlerimiz 7 Ekim 2023’ten beri dişleri, tırnaklarıyla topraklarını savunarak insanlığın iftihar vesilesi olmuşlardır. Türk milleti, tarih boyunca olduğu gibi bugün de Filistinli kardeşleriyle tam bir dayanışma içindedir. 500 sene önce topraklarından kovulan tüm o İsrail halkını, Yahudileri kapımızı açarak biz bu topraklarda misafir ettik. O günkü Türkiye neyse bugünkü Türkiye de aynısıdır.
Avrupa-Atlantik güvenliğinin temeli olan NATO, Türk dış politikasının ve ülkemizin güvenliğinin yapı taşlarından biridir. NATO’nun geleceği ve Avrupa güvenlik mimarisine dair tartışmaların gündemde olduğu bu günlerde, Türkiye olmadan Avrupa güvenliğinin düşünülemeyeceği bir kez daha ortaya çıkmıştır. NATO’nun en büyük ikinci kara ordusuna komuta eden Türkiye, özellikle son yıllarda büyük atılım yaptığı savunma sanayisiyle Avrupa güvenliği için gelecekte de sorumluluk almaya hazırdır. Öte yandan, Türkiye’nin Avrupa Birliği hedefinden uzaklaştığına dair iddia ve eleştirilerin bizim nokta-i nazarımızda hiçbir geçerliliği yoktur. Avrupa Birliği tam üyeliği halen ülkemizin stratejik hedefidir. Ancak kimi zaman korkulardan, kimi zaman ön yargılardan, kimi zaman da Birliği içeriden esir almış aktörlerden dolayı Avrupa Birliği, üyelik sürecimizin ilerletilmesi hususunda gereken iradeyi sergileyemiyor. Daha doğru bir ifadeyle, bugün kimi Avrupa ülkeleri, bundan üç çeyrek asır önce Avrupa Birliği’ne hayat veren ufku, cesareti ve stratejik bakış açısını maalesef ortaya koyamıyor. Diyoruz ki, eğer Avrupa Birliği mevcut sınamaların üstesinden gelmek, yeniden yapılanan küresel sistemde hak ettiği şekilde temsil edilmek istiyorsa, buna göre davranmalı, bagajlarından kurtulmalı ve Türkiye tam üye olarak birlikteki sandalyesine bir an önce kavuşmalıdır.