Kiev'de Türk yapıtlarına yoğun ilgi

Küratörlüğünü Altınbaş Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğr.Üy. sanatçı Bedri Baykam’ın üstlendiği “Türkiye’den Çağdaş Sanat” sergisi Ukrayna’nın başkenti Kiev’de açıldı. Sergi, Kiev Modern Sanat Araştırmaları Enstitüsü’nde 15 Mart tarihine kadar sanatseverlerin ziyaretine açık olacak.

Ukrayna Ulusal Sanat Akademisi’ne bağlı Modern Sanat Araştırmaları Enstitüsü’nde düzenlenen “Türkiye’den Çağdaş Sanat”  sergsinin açılışına Türkiye’nin Ukrayna Büyükelçisi Yağmur Ahmet Güldere ve eşi Seda Güldere, Türkiye Ukrayna İşadamları Derneği TUİD Başkanı Burak Pehlivan, Ukrayna parlamentosundan parlamenterler ile çok sayıda sanat eleştirmeni, küratör, sanatçı ve sanat izleyicisi katıldı. 

Sergi ve açılış programı hakkında bilgi veren Altınbaş Üniversitesi Güzel Sanatlar ve Tasarım Fakültesi Öğr. Üy. Prof.Dr. Bünyamin Özgültekin, serginin 1951-1988 yılları arasında doğan üç jenerasyonu kapsayan ve günümüz Türk sanatında aktüel yer bulan önemli sanatçıların eserlerini içerdiğini söyledi. Serginin, Türk çağdaş sanatının 1980 sonrasında gelişen zengin teknik ve farklı stil varyasyonlarını gözler önüne serdiğini ifade eden Prof.Dr. Özgültekin, sergide farklı dönem ve disiplinlerden 26 sanatçının yapıtlarının yer aldığını belirtti.

“İKİ ÜLKENİN BİR KADER YOLDAŞLIĞI VAR”

 Kiev’de düzenlenen açılış programı ve sergi hakkındaki izlenimlerini aktaran Prof.Dr. Bünyamin Özgültekin, “Katılım çok üst düzeydeydi ve çok görkemli bir açılış oldu. Açılışa gelen konuklarımıza sponsorlarımızdan İBB Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yanı sıra sanat eleştirmeni, akademisyen Prof. Dr. Hasan Bülent Kahraman ve sanatçımız Bedri Baykam’ın önsöz yazılarının yer aldığı bir katalog takdim ettik” diyerek açılışın ertesi günü de Türkiye Büyükelçiliği’nin özel konutunda resepsiyon verildiği bilgilerini paylaştı. 

Yürüttükleri çalışmaların iki ülke arası ilişkiler ve karşılıklı sanatsal etkileşim açısından değerlendirmesini yapan Prof.Dr. Özgültekin, açılışı yapılan sergiyi “Kiev ile İstanbul arasında kültürel çoğulculuk ve tarihsel tanıklık açısından oldukça bereketli ama bir yandan da gerilimli bir alan da var. Sanatçılar tarafından tüm bunlar izlendi, not edildi. Bu açıdan pozitif bir zıtlığın ürettiği bir kader yoldaşlığı da o kültürel zenginliğin bir refleksi olarak çalışmalarımıza değer kattı” diye konuştu.