Uygulamamızı ziyaret ederek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
İsrail’in, İranlı üst düzey komutanlara yönelik gerçekleştirdiği nokta atışı saldırılar, Orta Doğu’daki gerginliği sıcak çatışma boyutuna taşıdı. Hedeflerin hassasiyetle vurulması, istihbarat süreçlerini yeniden tartışmaya açtı.
Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sefer Darıcı, saldırıların dijital cihazlardan elde edilen verilerle bağlantılı olabileceğini söyledi. Darıcı, sadece tek bir cihaz üzerinden değerlendirme yapmanın doğru olmayacağını, çok katmanlı bir takip sürecinin etkili olabileceğini vurguladı.
Doç. Dr. Darıcı, yalnızca hedef kişilerin değil, onların korumaları, şoförleri, danışmanları gibi yakın çevresindeki bireylerin dijital etkileşimlerinin de istihbarat açısından kritik rol oynadığını ifade etti. Bu verilerle konum tespiti yapılabileceğini belirtti.
İsabetli saldırıların anlık verilere değil, uzun bir süreye yayılan veri toplama sürecine dayandığını dile getiren Darıcı, “Evin krokisine kadar dijital izlerden çıkarım yapılabilir” dedi. Hedefin açıklama yapacağı yer, günlük rutinleri ve kullandığı cihazlar gibi birçok bilgi önceden derlenmiş olabilir.
İstihbarat örgütlerinin sadece konum değil, hedef kişilerin duygu durumları ve davranış kalıpları gibi profilleme verilerini de topladığını belirten Darıcı, “Kullanılan çevrimiçi cihazlar bu bilgileri dışa vurabiliyor” dedi.
Darıcı, bazı kripto cihazlar ve güvenlik protokollerinin veri sızdırmayı azaltabileceğini, fakat bu tür hassas operasyonlarda yalnızca cihaz temelli bir açıklamanın yetersiz olduğunu ifade ederek, “Bu tür saldırılar, çok sayıda verinin ve uzun süreli gözlemlerin birleşimiyle gerçekleşir” dedi.
Kaynak: İHA