Uygulamamızı ziyaret ederek en son haberleri, analizleri ve derinlemesine içerikleri hemen öğrenin.
NATO Genel Sekreteri Mark Rutte, Brüksel’deki NATO Karargahında düzenlenen iki günlük NATO Dışişleri Bakanları toplantısının ardından basın toplantısı düzenledi. Gazetecilerin ABD’nin uyguladığı tarifeler ve NATO üyeleri arasında bir ticaret savaşı yaşandığı yönündeki sorularına cevap veren Rutte, şu ifadeleri kullandı:
“Bunların 2. maddeyi ihlal ettiğini düşünmüyorum. Geçmişte de tarifeler üzerinden tartışmalar yaşandı ve hiçbir zaman 2. maddenin ihlali olarak değerlendirilmedi.”
Rutte, Rusya Devlet Başkanı Putin’in Ukrayna’da ateşkes konusunda ciddi olup olmadığını değerlendirdiği açıklamasında, ABD’nin görüşmeleri başlatarak önemli bir adım attığını belirtti:
“Bu açık bir şekilde, artık topun Rusya’nın sahasında olduğu anlamına geliyor. Neler olacağını görmek gerekiyor.”
NATO’nun Orta Doğu ve Kuzey Afrika gibi bölgelerden yeni üyeler kabul edip etmeyeceğine yönelik bir soruya cevap veren Rutte, NATO’nun bu bölgelerdeki ülkelerle iş birliği yapabileceğini ancak genişleme planlarının olmadığını ifade etti:
“NATO, Kuzey Atlantik ve Avrupa-Atlantik bölgesine odaklı kalmaya devam edecek.”
Rutte, Çin’in savunma sanayi altyapısının büyümesine dikkat çekerek, Çin’in deniz kuvvetlerinin ABD’den daha fazla gemiye sahip olduğunu ve 2030 yılına kadar bin nükleer savaş başlığına ulaşabileceğini belirtti:
“Çin konusunda saf olmamamız gerektiği son derece açık.”
Rutte, Ukrayna’daki çatışmanın sadece Avrupa ile sınırlı olmadığını, Çin, Kuzey Kore ve İran’ın dahli ile küresel bir boyut kazandığını vurguladı:
“Bu çatışmanın sonunda kimin galip geleceğini görmek için bekleyen bir seyirci var; Çin Komünist Partisi Genel Sekreteri Xi Jinping.”
NATO’daki askeri harcamalar ve iki katmanlılık tartışmalarına değinen Rutte, Baltık ülkeleri ve Polonya’nın savunmaya yüksek bütçe ayırdığını belirtti:
“Vilnius ile Roma, Vilnius ile Lahey arasındaki fark nedir? Ben Brüksel’de yaşıyorum yani ben de doğu kanadındayım.”
Kaynak: İHA