Türkiye-AB ilişkilerinde yeni dönem!

Yayınlama: 07.04.2025
A+
A-

Türkiye ile Avrupa Birliği (AB) arasında uzun süredir duraklayan ilişkilerde, güvenlik ve ekonomik iş birliği ekseninde yeni bir dönemin sinyalleri veriliyor. AB’nin Rusya’ya karşı savunma politikalarını güçlendirme çabası ile Türkiye’nin NATO içindeki önemli rolü, bu sürecin şekillenmesinde etkili oluyor.

YENİ DİYALOG BAŞLAMA SİNYALLERİ

12 Mart’ta Ankara’yı ziyaret eden Avrupa Konseyi eski Başkanı Donald Tusk, şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye’nin AB üyelik sürecinin artık daha gerçekçi ve somut olması gerektiğini temenni ediyoruz.”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise AB üyeliğinin Türkiye açısından stratejik bir öncelik olduğunu vurguladı.

ÜYELİK SÜRECİNDE ZORLUKLAR

AB ile tam üyelik müzakereleri, 1999 Helsinki Zirvesi’nde resmen başlamıştı. Ancak son yıllarda süreçte ciddi bir ilerleme kaydedilemedi. Avrupa’daki aşırı sağın yükselişi ve genişleme sürecindeki genel duraksama, tam üyelik kazanma ihtimalini zayıflatıyor.
Prof. Dr. İlter Turan, üyelik sürecinde hukuk devleti ve demokratik standartların önemine işaret ederek, şu değerlendirmeyi yaptı:

“Hukuk devleti işlevsel hale getirilmeden üyelikte ilerleme beklemek gerçekçi olmaz.”

ORTAK GÜVENLİK PERSPEKTİFİ

Rusya-Ukrayna Savaşı’nın ardından Avrupa savunması yeniden yapılanıyor. AB’nin “ReArm Europe” planı çerçevesinde yaklaşık 800 milyar euroluk bir bütçe ile savunma harcamalarının artırılması planlanıyor. Türkiye’nin Karadeniz’deki stratejik konumu ve NATO’daki güçlü askeri varlığı, AB açısından iş birliğini değerli kılıyor.

ENC Direktörü Samuel Doveri Vesterbye, Türkiye’nin AB savunma sanayisine katkısına dikkat çekerek şu açıklamayı yaptı:

“Türkiye, Avrupa ülkeleriyle teknoloji ve üretim alanlarında iş birliği yapabilir; bu iki taraf için de kazan-kazan senaryosu yaratır.”

GÜMRÜK BİRLİĞİ VE VİZE SERBESTİSİ

Türkiye, Gümrük Birliği’nin güncellenmesini ve AB ile ekonomik ilişkilerde daha etkili bir karar mekanizması oluşturmayı hedefliyor. Vize serbestisi ise Ankara’nın öncelikli gündem maddeleri arasında yer alıyor.
Prof. Dr. İlter Turan, AB’nin bazı ülkelere sağladığı kolaylıkların Türkiye’ye de uygulanması gerektiğini savunarak, bu konuda stratejik bir pozisyon oluşturulabileceğini ifade ediyor.

PKK MESELESİ VE İÇ SİYASETİN ETKİSİ

PKK’nın olası silah bırakması, Türkiye’nin dış ilişkilerinde önemli bir faktör olarak değerlendiriliyor. ENC Direktörü Vesterbye’ye göre, barış ve istikrar AB açısından önem taşıyor. Ancak Prof. Dr. İlter Turan şu aşamada çözüm sürecinden söz etmenin erken olduğunu belirterek, şu yorumu yapıyor:

“Türkiye terörle mücadelesinde ilerleme kaydederse, bu durum dış ilişkilerde olumlu yansımalar yaratacaktır. Ancak süreç henüz o noktaya gelmiş değil.”

 

Bir Yorum Yazın

Ziyaretçi Yorumları - 0 Yorum

Henüz yorum yapılmamış.