Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun üç üyesi, İmralı Adası’na giderek terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşme gerçekleştirdi. Heyette DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Yayman ve MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız yer aldı.
DEM Parti Grup Başkanvekili Koçyiğit, görüşmeye dair detayları kamuoyuyla paylaştı.
HEYET ADAYA NASIL GİTTİ?
Koçyiğit, yolculuğun nasıl başladığını şu sözlerle anlattı:
“Pazartesi sabah çok erken bir saatte kalktık. Üç heyet üyesi olarak Ankara’da buluştuk ve daha sonra İstanbul’a hareket ettik. İstanbul’dan hava yoluyla adaya gittik.”
"GÖRÜNTÜ YOK, SADECE SES ALINDI"
Koçyiğit, görüşmenin nasıl kayıt altına alındığına ilişkin merak edilen soruya da yanıt verdi:
“Görüşmenin görüntülü olarak kayıt altına alınmadığını” belirten Koçyiğit, “Tutanak açısından yalnızca ses kaydı alındı” dedi.
"GÜLEREK VE ENERJİK BİR ŞEKİLDE SALONA GİRDİ"
Görüşmede ilk temasın nasıl gerçekleştiğini aktaran Koçyiğit, Öcalan’ın heyeti sıcak bir tavırla karşıladığını belirterek şunları söyledi:
“Sayın Öcalan karşımızdaydı. Biz üç heyet üyesi masanın diğer tarafındaydık, karşılıklı oturduk. Sayın Öcalan, her bir üyeye konuşurken ismiyle, 'Feti Bey, Hüseyin Bey' şeklinde hitap etti. Biz heyet olarak da Sayın Öcalan ile konuşurken 'siz' diye hitap ettik. Gülerek, gayet enerjik bir şekilde salona girdi. Her bir üyeyle tek tek merhabalaştı ve ‘Hoş geldiniz’ dedi.”
Koçyiğit ayrıca Öcalan’ın heyet üyelerini tanıdığını ve medyadan takip ettiğini belirttiğini, sağlık durumunun da iyi göründüğünü söyledi:
“Ben özel olarak sağlığını sordum. Gayet iyi görünüyordu, sağlıklı ve moralli görünüyordu. Genel olarak çok iyiydi.”
GÖRÜŞMEDE NELER KONUŞULDU?
Komisyonun ziyaret gerekçesinin ilk aşamada Öcalan’a anlatıldığını belirten Koçyiğit, görüşmenin yapısına ilişkin şu bilgileri verdi:
“Heyet üyeleri, orada bulunma amacımızı, komisyonun üyeleri olarak orada olduğumuzu, partilerimizi ve temsiliyetlerimizi anlattılar. Bugünkü görüşmenin de nihayetinde komisyonun bir görüşmesi olduğunu belirttiler. Sayın Öcalan bunu dinledi ve görüşme detaylanarak devam etti.”
PKK'NIN ÇIKIŞ KOŞULLARINI ANLATTI
Koçyiğit, Öcalan’ın konuşmasında hem örgütün geçmişine hem de barış girişimlerine geniş yer verdiğini aktararak şunları söyledi:
“Sayın Öcalan genel olarak biraz PKK'nin tarihsel serüvenini, daha önce Kürtler ile Türklerin tarihsel olarak ittifak yaptıkları zaman dilimlerini ve bütün bu ittifakların Türkiye halklarına, Kürtlere ve Türklere nasıl kazandırdığını ve tarihsel kırılma anlarından bahsetti. Yine PKK'nin çıkış koşullarından sonra barış arayışlarını, hükümet ve devlet kanadından özellikle her seferinde nasıl barış girişimleri olduğunu ama bütün bu barış girişimlerinin en nihayetinde nasıl akamete uğratıldığına dair geniş bir değerlendirme yaptı.”
"KEŞKE CHP DE GELSEYDİ"
Öcalan’ın görüşmede CHP’nin katılmamasıyla ilgili de bir değerlendirme yaptığını belirten Koçyiğit, şu sözleri aktardı:
“Sayın Öcalan’ın CHP'ye ilişkin düşünceleri aslında biliniyor. Cumhuriyet'in kurucu partisi olarak CHP'yi önemsediğini, CHP'nin bu sürecin içerisinde mutlaka olması gerektiğine dair değerlendirmeleri kamuoyunun malumu. Bu görüşmede özel olarak CHP’nin gelmemesine dair bir değerlendirmesi oldu ve ‘Keşke CHP de gelseydi’ dedi.”
"KOŞULLAR OLUŞURSA SDG BENİ DİNLER"
Koçyiğit, terör örgütü PKK'nın Suriye kolu YPG/SDG hakkında ise şu değerlendirmelerin yapıldığını söyledi:
"Suriye konusundaki tutumunun çok yapıcı olduğunu ifade etmem gerekir. Oradaki sorunların diyalogla aşılabileceğine inanıyor Sayın Öcalan. Ve kendisinin de bu konuda çok etkili olacağını da açık ve net bir şekilde söyledi. Zaten bu soru kendisine de sorulduğunda ‘Evet, oradakiler de beni dinlerler’ dedi… Ama bunun için tabii ki ‘koşulların oluşması gerektiğinin’ altını çizdi. Sonuçta koşullar oluşursa, diyalog zeminleri gelişirse, görüşebilirse birçok sorunu aşabileceğini, birçok sorunun çözülmesine katkı sunabileceğini özel olarak ifade etti."
AK PARTİ VE MHP ÜYELERİ NE SORDU?
Koçyiğit, Hüseyin Yayman ve Feti Yıldız'ın Öcalan'a ilettiği soruları şöyle anlattı:
"Diğer iki heyet üyesi de kamuoyunda tartışılan, kamuoyunun çok merak ettiği, Türkiye’de en fazla Kürt sorunu denildiğinde ya da bu süreç konuşulduğunda gündeme gelen soruları daha öncelikli olarak sordular. Bunun ana eksenini dediğim gibi biraz Suriye oluşturuyor. Suriye’deki entegrasyon ya da 10 Mart mutabakatının uygulanma meselesi. Bazı özel başlıklar da tabii ki soruldu, konuşuldu. Örneğin ‘petrol gelirleri ne olacak’ sorusundan ‘YPG silah bırakacak mı’ gibi sorulara kadar birçok soru soruldu."
"KOMİSYON ÜYELERİ İKNA OLDU"
Görüşmeye dair gözlemlerini paylaşan Koçyiğit, "Ben bunu bizzat gözlemledim. Bu görüşmenin sonucunda adaya giden Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu heyeti olarak Sayın Öcalan’ın bu süreci yürütme iradesini, 27 Şubat çağrısının gereklerini yerine getirme konusundaki çabasını, kararlılığını bizzat gözlemleme şansına sahip olduk ve komisyon üyeleri olarak ikna olmuş halde döndüğümüzü söyleyebilirim" ifadelerini kullandı.
ÖCALAN, BAHÇELİ'YE ATIFTA BULUNDU
Koçyiğit, sürecin yasal zeminine ilişkin Öcalan'ın açıklamalarını şu sözleri aktardı:
"Sayın Öcalan, 11 Temmuz’daki silah yakma törenini ve yine 26 Ekim’de Türkiye’den PKK güçlerinin çekilmesini çok önemsediğini ifade etti. Yine 1 Mart’tan beri süren ateşkes ve hiçbir can kaybının olmamasının memnuniyet verici olduğunu, bunun çok önemli olduğunun altını çizdi. Silah bırakıp, yakanların Türkiye’ye dönmemiş olmasının yasa eksikliğinden kaynaklandığını söyledi ve yine orada Bahçeli’ye atfen, ‘Sayın Bahçeli de bunu söylemişti. Keşke gelebilselerdi’ dedi. O anlamıyla gelmelerinin koşulunu oluşturmak için de bir yasal düzenleme ihtiyacı olduğunu belirtti."
Kaynak: Haber Merkezi