Yargıya ilişkin düzenlemeler içeren Noterlik Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
TBMM Genel Kurulu’nda 14 Kasım’da kabul edilen kanuna göre, adli ve idari yargı hakim ve savcı adayları ile hakim ve savcılar dışında, kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapanlar, görev yeri saklı kalmak kaydıyla mahkemelerde avukatlık stajı yapabilecek. Bu süreçte ilgilinin talebi üzerine yıllık izin de kullanılabilecek.
Avukat yanında yapılacak stajda, kamu kurum ve kuruluşları, ilgilinin kamu görevini aksatmayacak şekilde çalışma saatleri, izin dönemleri ve sürelerini düzenleyebilecek. Ancak, kamu görevinin niteliği nedeniyle staj sürecinde aksama yaşanması durumunda, aylıksız veya ücretsiz izin verilebilecek.Memur kadrolarına geçiş hakkı tanınan sözleşmeli personel, ancak kadroya geçtikten sonra bu hükümlerden yararlanabilecek. Aylıksız veya ücretsiz izinler, diğer mevzuat sınırlamalarına tabi olmayacak.
Kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapanların staj sürecindeki izin dönemleri, süreleri ve çalışma saatlerinin düzenlenmesine ilişkin usul ve esaslar, Cumhurbaşkanlığınca çıkarılacak yönetmelik ile belirlenecek.Düzenlemenin yürürlüğe girdiği tarihten önce avukatlık stajına başlayanlar için ise önceki hükümler uygulanacak.
Noterlik Düzenlemeleri
Noterlik Ücret Tarifesi, her yıl mart ayı yerine ocak ayı başında düzenlenecek.
Noterliklerde yapılan işlemler ve düzenlenen kağıtlar nedeniyle ödenmesi gereken vergi, resim, harç, değerli kağıt bedelleri, noterlik ücretleri ve diğer işlem giderleri, nakit veya banka kartı, kredi kartı gibi ödeme yöntemleriyle tahsil edilecek. Noterlerin vergi, resim, harç ve değerli kağıt bedellerine ilişkin beyanname verme usulü sadeleştirilecek. Buna göre, bir önceki aya ait beyannameler her ayın ilk 5 iş günü içinde hazırlanarak aynı süre içinde ilgili dairelere verilecek.
Araç sicil ve tescil sistemi verilerinin Karayolları Trafik Kanunu’nun ek 18. maddesi uyarınca paylaşılması karşılığında, Türkiye Noterler Birliği tarafından her sorgu veya dönen kayıt için 2 lira işlem katılım payı alınacak. Bu tutar, her yıl Vergi Usul Kanunu’na göre yeniden değerleme oranında artırılacak. Genel yönetim kapsamındaki kamu idarelerinden katılım payı alınmayacak. Katılım payından muaf diğer kişi ve kurumlar ile uygulama detayları yönetmelikle belirlenecek.
El yazısıyla imzalanarak hazırlanan noterlik işlemleri, güvenli elektronik imzayla Türkiye Noterler Birliğinin bilişim sistemine kaydedilecek.
Türk Medeni Kanunu’ndaki Değişiklikler
Türk Medeni Kanunu’nda yapılan değişiklikle, adın değiştirildiği nüfus siciline kayıt ve Basın İlan Kurumunun ilan portalında ilan edilecek. Bu ilanda; hükmü veren mahkeme, kararın verildiği tarih, dosyanın esas ve karar numarası ile adının değiştirilmesine karar verilen kişinin nüfusa kayıtlı olduğu yer, doğum tarihi, anne ve baba adı, önceki adı ve soyadı, mahkeme kararıyla verilen yeni adı ve soyadı yer alacak.
Boşanma davasının reddi sonrası ortak hayatı kuramayan çiftlerin yeniden dava açma süresi 3 yıldan 1 yıla indirilecek. Boşanma davasının reddedilip kesinleşmesinin ardından 1 yıl geçerse ve ortak hayat yeniden kurulamazsa, evlilik birliği temelden sarsılmış sayılacak ve eşlerden birinin talebiyle boşanma kararı verilecek.
Adli Yargı İlk Derece Mahkemeleri ve Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun’da yapılan değişiklikle, en kıdemli Cumhuriyet savcısının Cumhuriyet başsavcıvekili olarak görev yapması düzenlemesi kaldırıldı. Bölge adliye mahkemelerinde Cumhuriyet başsavcıvekili, Hakimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenecek ve gerekli durumlarda birden fazla Cumhuriyet başsavcıvekili görevlendirilebilecek.
Ceza Muhakemesi Kanunu’nda (CMK) yapılan değişiklikle, suçun niteliği değiştiğinde müdafiye ek savunma hakkı verilmesinin yanı sıra, sanığa da bildirim yapılabilecek. Müdafi, sanığa tanınan haklardan aynı şekilde yararlanacak. Sanığın dosyasındaki son adresine bildirim yapılamazsa veya duruşmaya gelmezse, müdafiye yapılan bildirimler yeterli kabul edilecek.
Kanunla, CMK’deki diğer bir düzenlemeyle de devlet üniversiteleri Çocuk İzlem Merkezi (ÇİM) kurabilecek.
Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’daki değişiklikle, açık ceza infaz kurumları ve çocuk eğitimevlerinde bulunan hükümlüler tüm öğretim türlerinden, diğer ceza infaz kurumlarındaki hükümlüler ise kurum içinde sunulan yaygın, dışarıdan ve açık öğretim programlarından yararlanabilecek. Kapalı ceza infaz kurumlarındaki hükümlüler, kurum disiplin, düzen ve güvenliğini tehlikeye atmamak kaydıyla, kurum imkanlarına uygun olarak örgün öğretim programlarına katılabilecek. Yaş, eğitim düzeyi, engellilik durumu, sosyal ve ekonomik koşullar gibi kriterlere göre ihtiyaç duyan hükümlülere öncelik verilecek.
Kayıtlı olduğu eğitim kurumlarının ilgili mevzuatına göre gerekli şartları taşıyan ve kapalı ceza infaz kurumunda bulunan hükümlülerin sınavları, kişi ve kurum güvenliği ile kurum disiplin ve düzeninin bozulmasını önleyici tedbirler alınarak belirtilen usule göre ceza infaz kurumu içinde yapılacak. Buna göre, ortaöğretim, ön lisans, lisans ve benzeri öğretim programları kapsamındaki sınavlar ile mesleki yeterlilik gibi yazılı veya sözlü sınavlar, ilgili kurum ile koordinasyon sağlanarak öncelikle çevrim içi, bunun mümkün olmaması halinde ise ilgili eğitim kurumu görevlisinin gözetiminde yüz yüze yapılacak.
Hükümlüler, merkezi sınavlar ve açık öğretim kurumları sınavlarına, sınav merkezi olarak belirlenen ceza infaz kurumlarında katılacak.
Kurumlar ve üniversiteler, sınavlara ilişkin gerekli düzenlemeleri yapmak ve gerekli tedbirleri almakla yükümlü olacak.
Açık ceza infaz kurumları ve çocuk eğitimevlerinde bulunan hükümlülerin öğretimden yararlanması veya sınavlara katılması, yalnızca başarısızlık, devamsızlık, disiplin cezası gerektiren eylemler veya öğretim programının kurumun işleyişine uygun olmaması durumunda engellenebilir.
Öğretime ve sınavlara ilişkin usul ve esaslar, Milli Eğitim Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulunun (YÖK) görüşü alınarak Adalet Bakanlığınca çıkarılan yönetmelikle belirlenecek.