Bebeklerin yoğun bakımda ölümlerine neden olmakla suçlanan çete üyeleri ilk kez hakim karşısına çıktı. Davada 22’si tutuklu 47 sanık bulunuyor ve 17 bin yıl hapis cezası talep ediliyor. Dosyada 19 özel hastane de sorumlu olarak yer alıyor. Gerginlik nedeniyle gecikmeli başlayan duruşmada sanıkların kimlik tespiti 2,5 saat sürdü. Elebaşı olarak belirtilen Fırat Sarı, aylık gelirinin 400 bin lira olduğunu söyledi. Savcılık, mağdur olmayanların müdahillik taleplerini reddetti. Muhabir Melike Şahin, duruşmadan bildirdi.
Mağdur ailelerden Ahsen Açıkyürek, “Şu an sağlık durumu çok iyi, yapılan eksiksiz müdahaleler var çocuğumda. Bir ay boyunca hiç olmayacak hastalıklar çıkardılar. Hipertansiyon dendi, böbrek yetmezliği dendi, çocuğunuz ölecek dendi.
“ONCA ÇOCUK SAHİPSİZ GİBİYDİ”
Türkiye Barolar Birliği, İstanbul Barosu ve Tekirdağ Barosu davaya katılma talebinde bulundu. Baroların ardından suçlamaya konu hastanelerden birinde 2023 yılında bebeği doğan Emre Erol da davaya katılma talebinde bulundu.
“ÇOCUĞUM YÜZDE 90 ENGELLİ KALDI”
Davaya katılma taleplerini değerlendiren mahkeme heyeti tüm taleplerin reddine karar verdi.
“DAHA FAZLA PARA KAZANMAK İÇİN YILLARDIR EVRAKTA OYNAMA YAPILIYOR”
“DOKTOR YOKKEN BEBEĞİN İYİLİĞİ İÇİN MÜDAHALE EDİYORUZ”
Bebek yoğun bakımlarında çoğunlukla doktor durmadığını söyleyen Taşçı, “Yıllardır bu yine böyle. Doktor olmadığında biz çocuğa müdahale etmek zorunda kalıyoruz. Ettiğimizde, ‘Neden ettin’ deniliyor. Biz o çocuğun iyiliği için müdahale ediyoruz” dedi.
“BENİM AİLELERDEN ALDIĞIM TEK KURUŞ YOK”
Hastaneye yapılan bir denetleme ile ilgili yaptığı telefon konuşması sorulan Hakan Doğukan Taşçı, “Eş zamanlı bir denetim oldu. Denetim sırasında ben kimseden talimat almadım. Denetim sonrası arkadaşımla yaptığım bir konuşmaydı. Ben hallettim dediğim kısım sözel olarak ikna etmeye çalıştığım olaydı. Yoksa her şey evrakta bellidir. Doktor yetersiz olduğu için hastalarla ilgili benimle konuşmayı tercih ettiler” dedi.“Yoğun bakım sayılarında hep oynama yapılırdı. Maksimum hasta sayısı neyse evrağa da o kadar hasta olduğu yazılıyordu. Bunun her hastanede de böyle olduğunu duyuyordum”
“ÇÖPE GİDECEK İLAÇLARI SATIP KOMİSYONUMU ALIYORDUM”
SGK’nın karşıladığı ve yenidoğan bebeklere verilmesi gereken bir ilacı sattıklarını kabul eden Taşçı, “Düşük haftalık bebeklerin kullanması gereken bir ilacı SGK karşılıyor. İhtiyacı olan hastaya vermemek gibi bir durum zaten olmadı. Onların fazlası ima ediliyordu. SGK bu ilaç için 8 bin 900 gibi para veriyor. Toplu alındığında indirim yapılıyor. Sağdan soldan bu ilaçların satıldığını duyduk. Fırat Sarı ile onu konuştuk. Sonrasında ilaçlar çöpe gitmesin diye Hasan Basri Gök hastanelerden bu ilaçları toplayıp bana getiriyordu. Ben de satışını yapıyordum. Komisyonumuzu alıyorduk. 3 kere bu satışı yaptık. 600 liraya satıyorduk. Benim SGK’yı dolandırmak gibi bir amacım yoktu” diyen Taşçı, “Sattığımız ilaçların çoğu arttırma yöntemi ile arttırıyorduk. Sonrasında ortaya çıkınca Fırat Sarı durdurdu” dedi.