Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, “İl Hukuk Hizmetleri Birim Yetkilileri Hizmet İçi Eğitim Semineri”nde yaptığı konuşmada, eğitimde adalet, özgürlük ve sorumluluk dengesine dikkat çekti. Tekin, sendikal hakların anayasal güvence altında olduğunu ancak bu hakların öğrencilerin eğitim hakkını engelleyecek biçimde kullanılmaması gerektiğinin altını çizdi.
SEMİNER ANKARA’DA
Milli Eğitim Bakanlığı tarafından düzenlenen “İl Hukuk Hizmetleri Birim Yetkilileri Hizmet İçi Eğitim Semineri”, Ankara Mogan Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Uygulama Otelinde gerçekleştirildi. Seminere, Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Hukuk Hizmetleri Genel Müdürü Emir Hasan Arslantaş ve çok sayıda Bakanlık personeli katıldı.
“BAKANLIKTA UYUM VE BİRLİK KÜLTÜRÜNÜ GÜÇLENDİRİYORUZ”
Açılış konuşmasında Bakanlık teşkilatının büyüklüğüne dikkat çeken Tekin, yaklaşık 1 milyon 200 bin öğretmen ve 18 milyon öğrencinin bulunduğunu hatırlatarak, bu dev yapının sağlıklı yönetilebilmesi için koordinasyonun büyük önem taşıdığını ifade etti. “Bu kadar geniş bir toplumsal hizmet alanını yürütebilmek için yetkili kişilerin görev alanlarını iyi bilmesi ve birbirleriyle uyum içinde çalışması gerekiyor. Aksi halde, çalışmalarımız daha zor hale gelir ve elde ettiğimiz başarı oranı düşer.”
Tekin, merkez teşkilatında birimler arası uyumun sağlanması için çeşitli adımlar atıldığını belirterek, “Öğretmenler Odası” etkinlikleri gibi uygulamalarla sahadaki öğretmenlerle iletişim ve dayanışma kültürünü güçlendirmeye çalıştıklarını söyledi.
'OLMAZSA OLMAZ'
Bakan Tekin, konuşmasında eğitimde temel hak ve özgürlüklerin korunmasının öncelikleri arasında olduğunun altını çizdi: “Çocuklarımızın sağlıklı ortamlarda eğitim alma hakkı bizim için temel bir sorumluluktur. Sendikal faaliyetler bir özgürlük hakkıdır ve bu hakka saygı duyuyoruz. Ancak bu özgürlük, öğrencilerin eğitim hakkını engelleyecek bir noktaya taşındığında artık özgürlük olmaktan çıkar.”
Tekin, sendikal faaliyetlerin anayasal güvence altında olduğunu hatırlatarak, Bakanlık olarak sendikal örgütlenme süreçlerine destek verdiklerini, ancak bu süreçte öğrencilerin eğitim hakkının korunmasının “olmazsa olmaz” olduğunu vurguladı.
“ÖĞRENCİLERİN HAKKI ELİNDEN ALINAMAZ”
Bazı sendikaların eğitim kurumlarında izinsiz faaliyetlerde bulunma girişimlerine değinen Tekin, bu tür uygulamaların hiçbir hukuk sisteminde kabul görmeyeceğini söyledi. “Geçtiğimiz yıl bir sendika, okullarda müfredatta yer almayan içerikleri anlatmak istedi. Bu durum, dünyanın hiçbir yerinde benzerine rastlanmamış bir örnektir. Talim ve Terbiye Kurulu’nun onaylamadığı bir dersin sınıflarda işlenmesine izin veremeyiz. Herkesin özgürlük alanı, başkasının hakkının başladığı yerde biter.”
“ADALET VE ÖZGÜRLÜK ARASINDAKİ DENGEYİ KORUYACAĞIZ”
Bakan Tekin, Millî Eğitim Bakanlığı olarak hedeflerinin hem adil davranmak hem de özgürlüklerin korunmasını sağlamak olduğunu belirterek sözlerine şunları ekledi: “Bizim görevimiz, temel hak ve özgürlükleri gözetirken adalet dengesini korumaktır. Eğitim, kişisel hakların değil toplumsal sorumlulukların da alanıdır. Bu dengeyi koruyamazsak hem sistemi hem toplumu zorlarız.”
Kaynak: MEB