Kuzey Avrupa’nın en soğuk ülkelerinden biri olan Finlandiya, atıkları yalnızca bertaraf edilmesi gereken bir sorun olarak değil, enerji üretiminde değerlendirilen bir kaynak olarak değerlendiriyor. Ülkede uygulanan atıktan enerji üretimi sistemi, özellikle merkezi ısıtma altyapısına önemli katkı sağlıyor.
ATIKLAR ENERJİ TESİSLERİNE GİDİYOR
Finlandiya’da evlerden ve işletmelerden toplanan geri dönüştürülemeyen belediye atıkları, modern atık yakma ve enerji geri kazanım tesislerine iletiliyor. Bu tesislerde atıklar, sıkı çevre ve emisyon standartları altında kontrollü biçimde yakılıyor.
ORTAYA ÇIKAN ISI MERKEZİ ISITMAYA AKTARILIYOR
Yakma sürecinde ortaya çıkan yüksek ısı, iki farklı amaç için kullanılıyor:
-
Elektrik üretimi,
-
Şehirlerin altından geçen merkezi ısıtma (district heating) sistemlerine ısı sağlanması.
Bu sayede binlerce konut, okul, hastane ve kamu binası; doğrudan fosil yakıt yakılmadan, atıklardan elde edilen ısıyla ısıtılabiliyor.
BÜYÜK ŞEHİRLERDE SİSTEM YAYGIN
Başkent Helsinki başta olmak üzere Espoo ve Vantaa gibi büyük şehirlerde, atıktan enerji üretimi merkezi ısıtma ağının tamamlayıcı kaynaklarından biri olarak değerlendiriliyor. Finlandiya’da kış aylarında sıcaklıklar yer yer -30°C’ye kadar düşmesine rağmen, bu çok kaynaklı ısıtma sistemi şehirlerin kesintisiz ısınmasını sağlıyor.
TÜM ISINMA ÇÖPTEN Mİ SAĞLANIYOR?
Finlandiya’daki merkezi ısıtma sistemi yalnızca çöpe dayalı değil. Atık yakma; biyokütle, endüstriyel atık ısı, yenilenebilir enerji ve diğer kaynaklarla birlikte karma bir enerji portföyünün parçası olarak kullanılıyor. Bu yaklaşım, enerji arz güvenliğini artırırken fosil yakıt bağımlılığını azaltmayı amaçlıyor.
BU SİSTEMİN SAĞLADIĞI AVANTAJLAR
Finlandiya’da uygulanan bu model sayesinde:
-
Atıkların büyük bölümü düzenli depolama alanlarına gitmiyor,
-
Fosil yakıt kullanımı azaltılıyor,
-
Karbon salımı kontrol altına alınıyor,
-
Enerji verimliliği ve kaynak kullanımı artırılıyor.
FİNLANDİYA İÇİN ÇÖP, ATIK DEĞİL KAYNAK
Enerji politikaları çerçevesinde Finlandiya, atıkları yalnızca bertaraf edilmesi gereken maddeler olarak değil; ısı ve elektriğe dönüştürülebilen sürdürülebilir bir kaynak olarak öngörülüyor. Bu yaklaşımın özellikle soğuk iklimli ülkeler için önemli bir örnek oluşturduğunu belirtiyor.
Haber Merkezi