İsrail işgali altındaki Batı Şeria’nın El Halil kentinde yer alan Ummul Hayr köyü sakinleri, Yahudi yerleşimcilerin ev yıkma, ağaç sökme, taciz ve şiddet eylemleri nedeniyle her gün ölüm korkusuyla yaşıyor.
Oğlunu yerleşimcilerin saldırısında kaybeden Filistinli Khadra Al-Hathalin, “Aşağılayıcı bir hayat sürüyoruz” diyerek yaşadıkları acıyı gözyaşları içinde anlattı.
“GÜVENLİĞİMİZ YOK, KORKU İÇİNDE YAŞIYORUZ”
El Halil’in Yatta bölgesine bağlı Ummul Hayr köyünde, Yahudi yerleşimcilerden gelen saldırılar sistematik hale geldi. Filistinli aileler; evleri yıkılan, zeytin ağaçları sökülen, toprakları gasbedilen insanlar olarak her gün yeni bir tehditle karşı karşıya.
Oğlu Awda Al-Hathalin’i yerleşimcilerin saldırısında kaybeden anne, yaşadıkları korku dolu hayatı şu sözlerle anlattı: “Biz şiddet içinde yaşıyoruz, güvenlik yok. Korku ve aşağılanma içinde yaşıyoruz. Hayatımız perişan. Oğlumu öldürdükleri yetmiyormuş gibi bizi hâlâ rahat bırakmıyorlar. Her gün geliyorlar, gece gündüz nöbet tutuyoruz.”
“ÜZERİMİZE TÜKÜRÜYORLAR, AĞAÇLARIMIZI SÖKÜYORLAR”
Yahudi yerleşimcilerin tacizlerinin artık günlük hayatın bir parçası haline geldiğini belirten Hathalin, yaşadıklarını şöyle anlattı: “Biz otururken üzerimize tükürüyor, el kol hareketleri yapıyorlar. Bu nasıl bir şey? Aşağılayıcı bir hayat bu. Biz onlardan önce buradaydık, kendi toprağımızda yaşıyorduk. Geldiler, üzerimize çöktüler. Zeytin ağaçlarımızı söktüler, sabah namazında evimize saldırdılar, bizi içeri kilitlediler. Bu tam anlamıyla onur kırıcı bir yaşam.”
“NE GÜNDÜZ NE DE GECE RAHATIZ”
Al-Hathalin, köydeki yaşam koşullarının artık dayanılmaz hale geldiğini vurguladı: “Kovalanıyoruz, gençlerimiz işe bile gidemiyor. Az önce traktörün üzerindeki üç kişi üzerimize tükürdü. Gece gündüz huzurumuz yok.” Gözyaşlarını tutamayan acılı anne, sözlerine dua ederek devam etti: “Biz toprağımızı canımızla satın aldık. Oğlumun kanı bu topraklarda. Allah da onların kalbini yaksın, bizim yaktıkları gibi.”
“UMMUL HAYR KÖYÜ 210 KİŞİDEN OLUŞUYOR”
Ummul Hayr Toplum Merkezi Müdürü Aziz Al-Hathalin, köyün yapısı hakkında bilgi verdi: “Köy, 38 aileden oluşan yaklaşık 210 kişilik bir bedevi topluluk. Burası Hathalin ailesine ait, kökeni 1948’de topraklarından sürülen Cehhalin ailesine dayanıyor.”
Köyün, Yatta’ya 14, El Halil’e ise 22 kilometre uzaklıkta olduğunu belirten Al-Hathalin, bölgedeki Yahudi yerleşim yerinin 1983 yılında askeri nokta olarak başladığını, zamanla genişleyerek köylülerin yaşam alanlarını işgal ettiğini söyledi.
“GEÇİM KAYNAKLARIMIZA SAVAŞ AÇTILAR”
Aziz Al-Hathalin, yıllardır süren saldırıların bölge halkının yaşamını felce uğrattığını dile getirdi: “1983’te başlayan işgal, 2007’de yıkımlarla devam etti. O günden bu yana 100’den fazla ev yıkıldı. 2022’de meralara el konuldu. Amaç açık: toprağı ele geçirmek. Çobanlara saldırılar, hayvanların çalınması ve arazilerin gasbı köylülerin tek geçim kaynağı olan hayvancılığı bitirdi.”
“KARDEŞİM AWDA ŞEHİT EDİLDİ”
Al-Hathalin, saldırıların son aylarda daha da yoğunlaştığını belirtti: “28 Temmuz’da yeni bir yerleşim noktası kurmaya başladılar. Aynı gün kardeşim Awda şehit edildi. Saldırılar arttı, karavanlar getirip yeni yerleşimler kurdular. Amaç, halkı topraklarından göçe zorlamak.”
Yerleşimcilerin bölge halkına uyguladığı baskının sürekli arttığını vurgulayan Al-Hathalin, elektrik ve suyun da zaman zaman kesilerek köylülerin yaşam koşullarının daha da zorlaştırıldığını söyledi.
“21. YÜZYILDA BİR İNSANLIK AYIBI YAŞANIYOR”
Batı Şeria’daki Ummul Hayr köyünde yaşananlar, 21. yüzyılın ortasında hâlâ devam eden bir insanlık ayıbı olarak değerlendiriliyor. Filistinli aileler, her gün yeni bir saldırı tehdidi altında, kendi topraklarında “güvenliksiz bir hayat” sürmeye mecbur bırakılıyor.
Kaynak: İHA